İki Ülke, İki insan..

Bugünkü hikayemiz İrlanda’da başlıyor. Yukarıda gördüğünüz fotoğraf, Ülkenin batısında çekilmiş. Yeşilliklerle kaplı alanın arkasında bitkice fakir beyaz renkte gördüğünüz alan bir ‘Glasiyer’, zamanında buzullarla kaplı yaklaşık beş yüz kilometre karelik bu alan, Atlas okyanusunun kenarında.

Alta aldığım fotoğrafta gördüğünüz genç kadının, İrlanda Anıtlar Kurulunda Arkeolog olarak ilk çalışmağa başladığı günlerde çekilmiş.

Dile kolay otuz yedi sene ‘Kurulda’ çalıştıktan sonra 2018 de emekliye ayrıldı. Veda Partisinde, işyerindeki yakın arkadaşları ona ‘Sürpriz’ Pasta hazırlamışlardı.

Dr. Arkeolog Ann Lynch’in yıllarını verdiği ‘Dolmen’di pastası. Yukarıda size tanıttığım, bir zamanlar buzullarla kaplı kireçtaşlarının en yüksek yerine yerleştirilmişti, Poulnabrone Dolmeni.

 İrlanda’da bulunan onlarcasından sadece biriydi bu Dolmen, ona İrlanda’lılar kendi dilleri ile Poll na Brón  (Keder çukuru) adını vermişlerdi. Yapılan kazıda bulunan kemikler farklı yaşlarda insan kemikleri  (aralarında çocuk bile var) ile hayvan kemikleriydi. (Kimlik sorularının geçmişini, DNA yapılarını Prof. Dr. Lara Cassidy’ çalışmalarında bulabilirsiniz)1980 li yıllarda yapılan bu arkeolojik çalışmaları kitaplaştırdı Prof Dr. AnnLynch.

İrlanda’ya gelen turistlerin ilgi odağı olmağa devam ediyor ‘Dolmenler’

Şimdi buradan güzel Ülkemize geliyoruz. Aşağıda fotoğrafta gördüğünüz kişi bir öğretmen.

Trakya, Kırklareli’nde doğan Ruhi Esin, Öğretmen Okulunu bitirdikten sonra Köy Enstitülerinde öğretmenlik, Müdürlük yaptı. Trakya’yı adım adım gezdi, araştırmalarını fotoğrafladı. (Tüm fotoğrafları günümüzde, bağışladığı Edirne İl Halk Kütüphanesindedir) 1960 lı yıllarda Ülkemiz insanları ‘Trakya Dolmenlerini’ onun fotoğraflarında gördü. Her bulduğu ‘Dolmen’i yine bir Edirne’li olan o yıllarda Türk Tarih Kurumu’nda görevli Şevket Aziz Kansu’ya notları ile birlikte gönderdi. Türk Tarih Kurumu’nun yayını Belleten’in 108. Sayısında 1968 yılında yayınlanan Ş. Aziz Kansu’nun yazısının ekindeki bu fotoğraflardan bazılarını sizlerle paylaşıyorum.

Sonrasında Ülkemizde ‘Dolmenler’ unutuldu. Bu kültürün Batı’dan geldiği savı belki de etkin bir neden oldu. Günümüzde ne gezi, ne de Kültür guruplarının ‘Trakya Dolmenleri’ gezisi bulunmuyor ne yazık ki.

Alta aldığım fotoğraf yine İrlanda’da bulunan en ağır Dolmen kabul edilen yüz elli tonluk anıtın başında çekilmiş.

Dolmenler gerçekten Batıdan mı yayıldı Ülkemize?  Ülkemizde yaygın görüş, ne yazık ki bu yönde.  Bir sonraki yazımız, belki düşüncelerinizi değiştirebilir.

Belki bir gün biz de farkına varırız bu anıtların umuduyla,

Sağlıklı güzel günlerde buluşmak dileklerimle,

M. Meran Pakel

Dalyan, 08.12.2025

422  (41/25)

Leave a comment