Yukarda fotoğrafta gördüğünüz yer, Silesya. Eski Lehistan’in bir parçası, günümüzde Polonya’ya bağlı, küçük bir yerleşim yeri. Bugünkü hikayemiz, bölgede yapılan gölet inşaatı ile başlıyor. Aşağıdaki fotoğrafta gördüğünüz gölün adı, Turawskie.
Turawskie Göletinin, neredeyse yüz sene önce 1930 lar da başlanmış yapımına. Göleti oluşturmak için getirilen kayaların üzerindeki ‘garip’ delikler çalışanların dikkatini çekiyor. ‘Kayaları parçalamak için delinen delikler’ düşüncesiyle önemsenmiyor başlangıçta. Daha sonra ‘Delme işlemini’ yapanlar ‘Bunlar Bizim işimiz değil’ açıklamaları ‘Nasıl ve kim tarafından’ delindiği bilinmeyen’ ve ‘Yıldız Delikleri’ adını alan bilinmezin sadece Polonya’daki bir parçası olarak kayıtlara geçiyor.
İşte bu kayalardaki deliklerden birine ait, aşağıdaki fotoğraf, Kuba Koruaga tarafından 2022 yılının Mayıs ayında internet ortamında yayınlandı.
Şimdi, Polonya’dan uzaklara ABD nin Kaliforniya Eyaletinin kuzeyine geçelim. Aşağıya aldığım fotoğrafta gördüğünüz koruma altına alınmış olan yer, Shasta Vadisinde. Vadi Siskiyou bölgesinin bir parçası.
Ortada gördüğünüz Beyaz Kireçtaşı kayaya ‘PeaceMaker’ adını vermiş muhtemelen Kızılderili yerli halk. İşte bu kayanın üzerinde farklı ‘Yıldız Delikler’ bulunmuş. Birkaç örneğini aşağıya alıyorum.
90 lı yıllarda İnternetin başlaması ile ‘Yıldız Deliklerin’ önce Kırım, Feodosya, daha sonra İskoçya, İngiltere ve ABD’nin birçok yöresinin yanında Bahama Adalarında görüldüğünü öğreniyoruz. Bunlardan bazılarını aşağıda görüyorsunuz.
Beş köşeliden on bir köşeliye kadar türleri saptanmış bu deliklerin bugüne kadar nasıl yapıldığı ile ilgili ‘Bilimsel’ bir açıklama yapılmadı. Ömrünün bir kısmını ‘Delgi’ işiyle geçirmiş olan bu satırların yazarı, bu tür bir delginin günümüz teknolojisi ile açılmasının mümkün olmadığını belirtmem gerekiyor.
‘Yıldız Deliklerinin’ geçmişini bu şekilde özetledikten sonra buradan Ülkemize dönelim.
Dört ay önce 23 Ekim 2023 tarihimde ‘Aktüel Arkeoloji’
‘Van, Çatak Kaniye Bekan kazılarında benzersiz olduğu değerlendirilen 11 delgili bir trepanasyon örneğinin bulunduğu kafatası açığa çıkartıldığı’ haberini yayınladı.
( Bu konuda daha fazla bilgiye, Sayın Dr. Gulan Ayaz’ın makalesinin tam metninde, Külliye Uluslararası Sosyal Bilimler Dergisi ‘Van/Çatak Kırsalında Yeni Arkeolojik Keşifler: Uzuntekne-Sakıt Kalesi ve Kaniya Bekan Nekropolü’ 2023 ulaşabilirsiniz)
Nekrapol kazılarında daha önce ‘Defineciler’ tarafından soyulan iki mezardan sonra açılan, hiç dokunulmamış M4 mezar odasında, delikli kafatasları ile karşılaşıldı. Yukarıdaki fotoğraflar işte bu arkeolojik kazıdan, alttaki fotoğraf ise ABD Utah da bulunan on bir delikli Yıldıza ait.
İnsanoğlu çözemediği sorunlar karşısında ‘Doğaüstü güçleri’ çoğu zaman da ‘Tanrısal’ işaretleri arar. Bizim ‘Yıldız Delikleri’ konusunda benzer yorumlar yapılmış, daha da öteye gidilerek ‘Tanrıların İşaretleri’ adı altında bir ‘site’ oluşturulmuş.
Peki, o zaman bunların nedeni ne olabilir diye sorarsanız, size önce bir iki fotoğraf göstermem gerekecek.
Geçtiğimiz yıl ABD’ Batı Virginia’da altı bölgesinden görülebilen bir ‘Elektriksel Boşalma’ yaşandı. Dört yüzden fazla Yıldırımın düştüğü kaydedildi. Ne yazık ki Bilim bu elektriksel gücün boyutunu henüz hesaplayacak düzeye gelmedi, bunu gelecek nesillere bırakalım, bu olay ve benzerlerinin esas gücü ‘Işık Enerjisinden’ çok, ‘elektriksel boyutu’ yani Amper değeri. Bu değerin bir ormanı tutuşturmak bir yana, taşı eritebilecek gücü olduğu biliniyor. Bilmediğimiz, yer yüzüne taşınan bu güç, günümüzdeki yüksek gerilim kabloları gibi çoklu demetler halinde mi yoksa güce bağlı olarak üç köşe, üçgen beşgen yedi vb on bir demetli mi?
Kafataslarındaki deliklerle, ‘Yıldız delikleri arasında şaşırtıcı bir benzerlik, boyutlarında, hemen her ikisi de yaklaşık beş cm ölçüsünde.
Kaniye Bekan Nekropolünü kazan Sayın Arkeologların işi gerçekten zor. Elektriksel gücün girdiği yerde bir delik bıraktığını ancak esas tahribatın yanma olarak çıkarken akım geçtikten sonra olduğu biliniyor. Eğer bu kafataslarının ait olduğu iskeletler tam olarak bulunursa ‘Operasyonal’ bir işlem kesinleşir. İnsan kemiğinin kireç taşı benzeri, en fazla üç yüz elli derecede eriyeceği bilindiğine göre eğer iskeletlerin devamı yoksa…’Yıldız Deliklerinin sırrı da ‘Yıldırım Düşmesi’ olarak kabul edilerek bir ‘bilinmez’ çözülecek.
Bu kazıların daha fazla desteklenmesi umuduyla yazımızı bitirelim.
Sağlıkla ve bilimle kalmanız dileklerimle,
M. Meran Pakel
Dalyan, 01.03.2024
341 ( 10/24)
3 KURUŞ 