
Yukarıda gördüğünüz yer, Unesco tarafından 1986 yılında korumaya alınmış. Bulunduğu yer uydudan görüldüğü gibi, Afrika’nın ünlü Sahra çölünün en güney bölgesinde, Cezayir sınırları içinde, Libya ve Çad’a sınır.

Burası bir plato, denizden bin metrenin üzerinde. Önce bu yöreden bir iki fotoğraf ekleyelim.



Bu bölgeyi Fransız Lejyon askerleri 1930 lu yıllarda bulmuşlar ama onu dünyaya tanıtan ise bugünkü kahramanımız, Henri Lhote olmuş,

Henri aslen bir Fransız, yetim kaldığı on iki yaşından sonra ‘Abbe’ Breuil onu evlat ediniyor. ‘Abbe’ bir antropolog ve arkeolog olmasının dışında ‘mağara arkeolojisi’ konusunda uzman. ( Başka bir yazımızda kendisinden bahsetmiştik ) Oğlu olarak kabul ettiği bu genç çocuğa, bilgilerini aktarıyor. Henri, çeşitli araştırma gezilerine katılıyor. Sonunda bir müzenin sponsor olması sayesinde, daha önceden tanıştığı Lejyoner Subay Charles Brennans’ın anlattığı mağaraları bulmak umudu ile, yukarıda resimlerini gördüğünüz kumtaşı tepelerinin olduğu bölgeye geliyor. Şubat 1956 yılında geldikleri bu yörede birçok mağarada ‘Duvar resimleri’ ‘oyma tekniği’ ile işlenmiş çizimler buluyorlar. On altı ay kaldıklarını biliyoruz, dönüşünde çizimler ve fotoğraflardan oluşan sergisi büyük ilgi çekiyor, 58 ve 62 yılları arasında üç sefer daha aynı bölgeye gidiyor ve 1970 li yıllarda, kitabını yayınlıyor. İşte ne olduysa ortalık bundan sonra karışıyor. Henri, kitabında çizimlerde görülen yuvarlak kafalı şekillerin uzaylılar olduğunu ve daha ileri giderek büyük boyutta yapılmış bir figürün Marslı bir Tanrı olduğunu iddia ediyor.
Yöreye üst üste yapılan araştırma gezileri sonrasında, Henri’nin bulduğu sekiz yüz civarındaki mağara resimlerinin sayısı binlerin üzerine çıkar. ( Günümüzde bu rakam on beş bini buldu ) Her zaman olduğu gibi, bilim adamları ikiye ayrıldı, bir grup resimlerin sahte olduğunu, ( iddiaları resimlerde görülen perspektifin ancak ileri bir sanat aşamasında yapılabileceği ) Uzaylı çizimlerin ise, şaman törenlerinde başlarına geçirdikleri eşyalar olduğunu öne sürdüler. Yorumu size bırakarak birkaç resim eklemek istiyorum. İlki bir yamaçta oluşturulmuş dev daireler.






Unesco uzmanları son noktayı koydu ve ‘Bölge Kültürel ve Jeolojik Özellikleri nedeniyle’ koruma altına alındı.
Yolunuz belki bir gün ‘Tassili n-ajjar’a düşer diye yazmak istedim.
M. Meran Pakel
Dalyan, 27.12.2021
225 ( 47 / 21 )