‘Bodrum-Sahalin’ İki Sürgün yeri..

Şakir Paşa’nın oğlu, Cevat Şakir 1920li yılların sonlarına doğru, üç yıl ‘kalebendliğe’ yani sürgüne mahkûm olduğunda topu topu iki tane ‘Sürgün’ yeri vardı. Biri ‘Sinop’ Kalesi diğeri ise ‘Bodrum Kalesi’. Onu Bodrum’a gönderdiler. Oraya gidişinin hikâyesini detaylı olarak ‘Mavi Sürgün’ kitabında bizlere anlattı.

O yıllarda Bodrum’da, evet, bir kale vardı ama hapishane değildi. Her tarafı yıkık, taşlarla dolu bir yapıydı. ‘Halikarnas Balıkçısı’ndan neredeyse otuz sene sonra gittiğimizde durum aynıydı. Alman kulesinin üst bölümü yoktu ve bizler taştan taşa atlayarak bu yerleri gezmiştik. Bir tek yabancı vardı, ‘Gunther’ adında bir Alman, onu ve eşi Barbara’yı tüm halk tanıyordu, tekne yaptırıyorlardı, insanlarla kaynaşmışlardı. İşte Bodrum’un belki de gerçek ilk turisti omlardı. Aşağıdaki fotoğraflar güncel. Bodrum’la aynı hikâyesi olan Sahalin adasına ait.

Çarlık Rusya’sının sürgün hapishanesi olarak uzun yıllar kullanılan Sahalin adası, Stalin döneminde, 1930lu yıllarda ‘Demiryolları Projesi’ ile ana karaya bağlanarak değişecekti ama olmadı, araya ‘İkinci Büyük Savaş’ girdi. Japonlar adanın güney kısmını işgal ettiler, savaş sonrası Rusya adaya yerleşti. 1950 li yıllarda, yeniden ele alınan proje ise tamamlanamadı. Sadece 170 kilometrelik bölümü açılarak, öylece unutuldu gitti.

Geçmişinde sadece Balina avcılarının uğradığı bu ‘Özel’ ada, belli aylarda gelen ziyaretçileri, yani ‘Turizm’ ile yaşamını sürdürdü.

Adanın kaderi, 2001 yılında yapılan bir açıklama ile değişecekti. 1970li yıllarda adanın doğusunda bulunan petrol sahalarının üretime açılması için bir konsorsiyum oluşturuluyordu. Rusya’nın en büyük dış destekli yatırımı olacak olan bu proje için, bugünün rakamları ile tam otuz milyar dolar yatırmak üzere, Rus şirketleri, Japon ve Hindistan şirketleri ile birleşmiş ve bunlara ABD’li ExxonMobil de katılmıştı.

Bu iş için çok ‘özel’ bir sondaj makinesine gerek vardı, çok derinlere inebilecek kadar güçlü, sıfırın altında otuz derecelerde bile çalışabilecek dirençte ve bütün bunların ötesinde ‘güçlü çevre baskısına’ karşın atık üretmeyen bir fabrikaydı adeta istenen. Adını çok önceden kararlaştırmış, Rusça ‘Şahin’ anlamına gelen ‘Yestreb’ koymuşlardı bu dev makineye.

Fotoğrafta gördüğünüz makine, Parker Drilling firması tarafından Houston başta olmak üzere ABD de dört ayrı fabrikada üretildi.

Dört büyük kargo gemisi ile adaya taşınarak monte edildi.

İşte bu dev makine Dünya sondaj rekorlarının on tanesinden altısını elinde tutuyor. Başta 13500 metre ‘En derin kuyu’ olmak üzere.

Bir zamanlar sadece mahkûmların geldiği adaya en son gelenlerden birisi de Birleşik Devletlerden Prens Andrew, aşağıdaki fotoğrafta Dimitri Medvedev ile birlikte Taro Aso, Maria van der Hoeven görülüyor.  

Sahalin 1 projesini, Japon Bankalarının finanse ettiği Sahalin 2 takip etti. Japonya kendi adalarından en kuzeydeki Hokkaido adasından Sahalin’e bir yol bağlamak için resmen teklifte bulundu. Geçtiğimiz yıl Rusya Devlet Başkanı V. Putin, Sahalin adasının ana karaya bir köprü ile bağlanacağını açıkladı.

Günlük 95 milyon varil petrolü yutan bu doymayan dünyamızda Sahalın 1 ve 2 neredeyse yüzde birini karşılayarak geleceğe bir umut oldu.

Sağlık ve mutlulukla kalmanız dileklerimle,

M.  Meran  Pakel

Dalyan, 07.04.2023

293  (14/23)

Leave a Reply

Fill in your details below or click an icon to log in:

WordPress.com Logo

You are commenting using your WordPress.com account. Log Out /  Change )

Facebook photo

You are commenting using your Facebook account. Log Out /  Change )

Connecting to %s